Son günlerde kızamık salgını haberleri ile kızamık aşısı ve doz tartışmaları da yeniden gündeme geldi. Türkiye’de 1998’de yaşanan kızamık salgının 27 bini aşkın ölüm vakasıyla sonuçlanmasının ardından Sağlık Bakanlığı aşı kampanyalarına ağırlık vermiş ve 2007’de vaka sayısını 4’e indirmeyi başarmıştı.
Ancak son yıllarda Avrupa’da aşı oranlarının düşmesiyle salgınlar yine baş göstermeye başladı. 2009’da Bulgaristan’da 22 bin kızamık vakası gözlemlenirken, 2010’da Makedonya’da da kızamık salgınının başladığı haberleri duyuldu. 2011 itibariyle İstanbul’da da 18 kızamık vakasına rastlanmasının ardından yeniden kızamık mikrobundan korkmaya başladık.
Bu riskten korunmanın tek yolu ise aşı olmak… Uzmanlar artık çocukların mutlaka 2 doz kızamık aşısı olmaları gerektiğini belirtiyorlar. Hedef, kızamık hastalığını tamamen ortadan kaldırmak... Sağlık Bakanlığının yaptığı aşılama çalışmaları sayesinde de aslında kızamık ve kabakulak gibi hastalıklar ülkemizde eskisi kadar yaygın değil. Ancak aşılanmamış ülkelerden gelen bireylerin hastalıkları bizlere bulaştırma ihtimallerine karşı, mutlaka çocuklarımıza aşı yaptırarak daha kalıcı bağışıklık kazanmalarını sağlamalıyız.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2002'den bu yana Türkiye'de kızamıktan ölüm vakası yaşanmadı. Fakat son yaşanan salgın haberleri sonrasında hepimiz çocuklarımızın aşı takvimlerine bakma, doktorumuzu bir daha arama gereği duyduk çünkü 2010 öncesi ve sonrası aşı takvimlerinde bazı değişiklikler var. Eski aşı takvimine göre bebeklere ilk olarak 9. ayda ilk doz kızamık aşısı yapılmaktaydı ve bu aşının koruyuculuğu düşük olduğu için 15. ayda tekrar 2. doz KKK (Kızamık Kızamıkçık Kabakulak) aşısı yapılıyordu. Fakat bu ikinci doz KKK aşısı resmi aşı takviminde yer almıyordu ve sağlık ocaklarında aşıları yapılan çocuklar bu aşıdan mahrum kalıyorlardı. Geçtiğimiz yıl Sağlık Bakanlığı aşı takviminde yeni bir düzenleme yoluna gitti. Yeni düzenlemeye göre kızamık aşısı bundan sonra Sağlık Bakanlığı tarafından 12. ayda KKK üçlü aşısı şeklinde uygulanacak ve 2.doz yine üçlü aşı olarak ilkokul birinci sınıfta yapılmaya devam edilecek. Ancak şu anda mevcut salgınlara önlem olarak isterseniz sağlık ocaklarında ilk doz 9. ayda, 2. doz 3 ay sonra tekrarlanacak şekilde de bebeklerinize aşılama yaptırabilirsiniz.
Şu durumda aileler olarak dikkat etmemiz gereken bir durum daha var, eğer çocuğumuz 6 yaşından küçükse ve eski aşı takvimine göre aşıları sağlık ocağında yapıldıysa, yani 15. ayda ikinci doz KKK aşısı yapılmadıysa mutlaka 2.doz aşılamayı yaptırmalıyız. Bilginiz olması açısından Aile Sağlık Merkezlerinde bu aşının 2. dozu çocuklara SGK’sı olup olmadığına bakılmaksızın ücretsiz olarak yapılıyor. Hatta 1975 ile 1991 yılları arasında doğup 2. doz kızamık aşısı olmayanlar da risk grubunda görülüyor, bu nedenle kızamıklı bir hasta ile temas halinde bulunmaları durumunda 1 hafta içinde aşı olmaları öneriliyor.
Kızamık hastalığının belirtilerine gelince, en sinsi özelliği kuluçka dönemi olan ilk 10 gün boyunca hiçbir belirti göstermeden vücuda yayılması. Döküntü başlamadan önceki ve en bulaşıcı olduğu dönemde ise belirtileri ateş, ağızda küçük beyaz lekeler, iştahsızlık, yorgunluk, uyku hali, hırıltılı, inatçı ve kuru öksürük. Döküntüler pembe renkli küçük lekeler olarak başlıyor; daha sonra hafifçe kabarıp büyüyor, artıyor ve giderek koyulaşıp kırmızılaşıyor. Bunu takiben 3-4 gün içerisinde ateş düşüyor ve döküntüler solmaya başlıyor. Kızamık virüsünü yok eden bir ilaç olmadığı için daha çok belirtileri hafifletecek bir tedavi uygulanıyor. Bu nedenle çocuğumuzda kızamık belirtilerinin ortaya çıkması ile birlikte en kısa sürede doktora başvurmamız gerekiyor.
(25 Şubat 2011 Cuma, bebek.com köşemden alıntıdır)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder