24 Ekim 2011 Pazartesi

Yüz boyalarına dikkat!

Alışveriş Merkezlerinde ya da oyun alanlarında çocukların yüzlerinin boyandığı etkinlikleri sevmediğimi söylemiş miydim? O halde şimdi söylemeliyim. (05 Eylül 2011 Pazartesi)
Yüz boyamaları ile ilk tanışmamız birkaç sene önce kızımı bir alışveriş merkezindeki oyun alanına bırakmamla başladı. Çocuğu normal olarak bırakıyorsunuz, kaplan, kedi, tavşan ya da kelebek olarak geri veriyorlar. Başta eğlenceli gibi görünse de boyama esnasında gördüğüm manzara pek hoşuma gitmedi. Aynı fırça ile boyanan onlarca yüz, plastik kutularda markası belli olmayan boyalar, fırçanın temizlendiği kirli bir sünger. Eve gidince bu boyaları silmek de ayrı bir sabır ve ikna kabiliyeti, biraz da gözyaşları ile baş etme faslından geçmemizi gerektiriyor.

Google’da birkaç gezintiden sonra okuduklarım keyfimi hepten kaçırmaya yetti. ABD’de pek çok sağlık örgütünün de destek verdiği “Güvenli Kozmetik Kampanyasının” bu konu ile ilgili raporu, piyasada en çok tercih edilen 10 markanın test edildiğini ve hepsinin içeriğinde -az ya da çok- belli miktarda kurşun bulunduğunu duyuruyor. Bu 10 markanın 6 tanesinde ise cilt alerjilerine sebep olabilecek maddelere ve önerilen seviyelerin çok üzerinde nikel, kobalt ve krom içeriğine rastlandığına dikkat çekiyor. Küçük yaşlarda bu maddelere sık sık maruz kalma durumu çocuklar üzerinde hiperaktivite ve dürtüsel davranışlarda yoğunluğa, IQ düşüklüğüne, düşük okul performansına ve saldırganlığa neden olabiliyor.

Tüm bu okuduklarımdan sonra bu tür yerlere kızımı bırakırken yüzünü boyamamaları için alerjisi olduğu pembe yalanını uydurur oldum. İşin aslı, çocuklarda çağın hastalığı alerjiler olmuşken anne babaya danışmaksızın böyle bir risk alıyor olmaları da ayrı bir ürkütücü.

Ülkemizde de Sağlık Bakanlığı geçtiğimiz Haziran ayında Kuzey Kore ve Çin’den gelen boyaların içerisinde ağır metaller ve kanserojen maddeler bulunduğu konusunda uyardı ve bu boyaların piyasadan toplatılacağını duyurdu. Ama sadece kırtasiyelerdeki boyaları toplamak yeterli değil. Alışveriş Merkezleri ve oyun alanlarında kullanılan bu boyalar gerçekten denetleniyor mu emin değilim. Çoğu zaman ücretsiz olarak verilen bu yüz boyama hizmetinde birinci sınıf, en kaliteli boyaların kullanıldığına inanmak ise biraz hayalperestlik olur.

Herkesin yüzü boyanırken kendi yüzünün boyanmasına izin verilmemesi kızımla aramda bir süre soğuk rüzgârlar estirince ben de çareyi en azından FDA (Gıda ve İlaç İdaresi) standartları ile uyumlu bir yüz boyama seti edinmekte buldum. Bu uğraş eğlenceli bir ev aktivitesine dönüşünce yüz boyama konusunda yaratıcılığımı epey geliştirdiğimi de söylemeliyim. İşin alışılmış olanı ise, birkaç boyamadan sonra kızımda bu hevesten eser kalmamış olması, pek çok oyuncağa olduğu gibi yüz boyalarına da ilgisinin birkaç gün içinde geçip gitmesi. Bu arada ilginizi çekerse, Güvenli Kozmetik Kampanyasının web sitesinde kakao, pudra, portakal gibi evdeki malzemeler ile yapılabilecek pek çok yüz boyası tarifi mevcut.

Alışveriş Merkezlerinde hala devam eden yüz boyama etkinlikleri konusunda ise bir anne olarak içim hiç rahat değil. Ramazan etkinlikleri ve Bayram tatili boyunca bu tür yerlerde yüzleri boyanan çocuklara rastladığıma göre bu uyarıları henüz duymamış aileler var diye düşünüyorum. Şahsi fikrim ve gönlüm yüz boyama faaliyetlerinin AVM’lerden ve oyun alanlarından tamamen kaldırılmasından yana. Çocuklarımızın güvenliği için bu konuda hassas olduğumuzu duyurmalı ve ilgilileri uyarmalıyız diye düşünüyorum.
(5 Eylül 2011 bebek.com yazımdan alıntıdır)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder